Menüyü Kapat
AykırıAykırı
    Çok Okunanlar

    Milli Eğitim, Çocuk İşçiliğini Teşvik Ediyor

    12 Ağustos 2025, 18:07

    SDG’den Suriye’de Gerilim Açıklaması: Şam Hükümeti ve HTŞ Provokasyon Yapıyor

    12 Ağustos 2025, 15:22

    Gazze’de Son 24 Saatte 89 Can Kaybı, 513 Yaralı

    12 Ağustos 2025, 15:14

    Kentsel Dönüşüm Gerilimi: Topağacı Sakinleri Hakları İçin Ayakta

    12 Ağustos 2025, 15:06

    Zafer Diye Bir Şey Yok, Yalnızca Mezarlıklar Var

    20 Haziran 2025, 14:37
    Facebook X (Twitter) Instagram
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Facebook X (Twitter) Instagram
    AykırıAykırı
    • Gündem
    • Toplum
    • Kadın
    • Ekoloji
    • Analiz
    • Söyleşi
    • Yazılar
    • Seçmeler
    • Kitap
    AykırıAykırı
    Anasayfa » “Bu Düzen ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın Askeriyiz’ Demeyen Herkesi Tehdit Ediyor”

    “Bu Düzen ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın Askeriyiz’ Demeyen Herkesi Tehdit Ediyor”

    AdminosAdminos2 Şubat 2025, 15:31
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
    Paylaş
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, “Daha dün ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyen beş genç teğmen ordudan atıldı. ‘Recep Tayyip Erdoğan askerleriyiz’ deselerdi ordudan atılırlar mıydı? Bu düzen ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın askeriyiz’ demeyen herkesi tehdit ediyor. CHP’den, DEM’e Türkiye İşçi Partisi’ne, gazetecilerden, teğmenlere kadar hepimizin tehdit edilmesinin, kimimizin hapiste olmasının tek bir nedeni var; ya ‘Recep Tayyip Erdoğan askeriyiz’ diyeceğiz ya susacağız” açıklamasını yaptı.

    TİP Genel Başkanı Erkan Baş, sosyal medya hesabı üzerinden yayınladığı video ile gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. “Bu düzen ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın askeriyiz’ demeyen herkesi tehdit ediyor” diyen Baş, şunları söyledi: “Sevdiğimiz, sesini sözünü duymak istediğimiz gazeteciler, siyasetçiler düşünce insanları her an kaybedebilirmişiz gibi geliyor. Her gün her ay daha da yoksullaşıyoruz. Bence daha da önemlisi yoksunlaşıyoruz. Gelecek hayallerimizden yapabileceğimizi bildiğimiz şeylerden yoksun bırakılıyoruz. Kalbi bu ülke için, bu halk için atan binlerce on binlerce insandan koparılıyoruz. Birçoğumuzun eşi, dostu arkadaşı bir an önce bu karabasandan kurtulup fırsat bulursa yurt dışına gitmek istiyor. Belki birçoğu gitti bile. Sevdiğimiz, sesini, sözünü duymak istediğimiz gazeteciler, siyasetçiler düşünce insanları her an kaybedebilirmiş gibi geliyor. Silivri şakaları herhalde sadece beni rahatsız etmiyor. Televizyonda, Yotube’de ne güzel şeyler anlatıyor diye düşündüğümüz herkes için ‘başına birşey gelmese bari’ deyip düşünüp duruyoruz.

    Son bir iki aydır bu iktidar kayyumlar, tutuklamalar ve tehditlerle hepimizi susturmaya çalışıyor. Bolu’da 78 canımız hayatını kaybetti. Daha bir kaç ay önce bebeklerimizi katleden bir çetenin dehşetiyle karşılaşmıştık. Bunları yapanlar, bunların sorumluları elini kolunu sallaya salaya dolaşırken gazetecilerin hapiste olması, Can vekilimizin tutsak ediliyor olması hepimizin onuruna dokunmuyor mu?

    “Bu Düzen ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın Askeriyiz’ Demeyen Herkesi Tehdit Ediyor”

    Daha dün ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyen beş genç teğmen ordudan atıldı. ‘Recep Tayyip Erdoğan askerleriyiz’ deselerdi ordudan atılırlar mıydı? Bu soru her halde sadece benim aklıma gelmiyor. Bence kilit noktası tam da burası. Bu düzen ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın askeriyiz’ demeyen herkesi tehdit ediyor. CHP’den DEM’e, Türkiye İşçi Partisi’ne, gazetecilerden teğmenlere kadar hepimizin tehdit edilmesinin, kimimizin hapiste olmasının tek bir nedeni var; ‘Ya Recep Tayyip Erdoğan askeriyiz’ diyeceğiz ya susacağız.

    “Halkın Yarısını Tehdit Eden Adama Bir Ülkenin Lideri Denilebilir Mi?”

    Soruyorum? Halkın yarısını tehdit eden adama bir ülkenin lideri denilebilir mi? Halkın yarısından fazlasının oyunu alınca başkan olabilirsin. Ama yarısından fazlasını düşman ilan ediyorsan artık o ülke için tehlikesin demektir. O yüzden ona lider değil halk düşmanı diyoruz.  Geçen aylarda Polonez işçileri sendikalı oldukları için işten atılan arkadaşlarını satmadılar. Birlikte direnip kazandılar. Sendikalı işçiler hangi gerekçe ile işten atılmıştı hatırlıyor musunuz? Ahlaka aykırı davranıştan. Üstüne polis amirleri, ‘eğer direnirseniz çocuklarınız iş bulamaz’ dedi. İnsanların onurlarıyla oynayarak onları tehdit etti. Ama cevaplarını aldılar. Metal işçilerinin grevini ‘milli güvenliğe tehdit’ diye yasaklamaya kalktılar. Yine işçilerin onuruyla oynamaya kalktılar Birleşik Metal İş Sendikası ve direnişçi işçiler ısrar etti kazandı.

     “Uyduruk Gerekçelerle Halkın Seçtiği Belediye Başkanını Tehdit Ediyorlar”

    Dün milletvekillerimiz, partili arkadaşlarımız yönetici arkadaşlarımız Çağlayan Adliyesi’ndeydi. Uyduruk gerekçelerle halkın seçtiği belediye başkanını tehdit ediyorlar, İstanbul halkının onuruyla oynamaya devam ediyorlar. Arkadaşlarımız on binlerce İstanbulluyla barikatları yıktı aştı. Ben bunların hepsini ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın askeri değiliz’ diyen insanların haykırışı olarak görüyorum. İnsanlar ben buradayım diyor. Biz buradayız diyelim. Emin olun sinmezsek, çekinmezsek halkla kavga edemezler. Yeterki burada olduğumuzu hem kendimize hem da sarayda oturana gösterelim.” (ANKA)

    Paylaş. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
    Önceki Yazı“Taammüden Cinayet” Demeye Ödleri Kopuyor
    Sonraki Yazı Spor Dünyasında Ayrımcılık mı Yoksa Federasyonun Hatası mı?

    Bunlar da ilginizi çekebilir

    SDG’den Suriye’de Gerilim Açıklaması: Şam Hükümeti ve HTŞ Provokasyon Yapıyor

    12 Ağustos 2025, 15:22

    Gazze’de Son 24 Saatte 89 Can Kaybı, 513 Yaralı

    12 Ağustos 2025, 15:14

    Kentsel Dönüşüm Gerilimi: Topağacı Sakinleri Hakları İçin Ayakta

    12 Ağustos 2025, 15:06
    YAZARLAR
    Asiye Karahan

    Asiye Karahan

    Milli Eğitim, Çocuk İşçiliğini Teşvik Ediyor

    12 Ağustos 2025, 18:07

    D. Şener Yıldırım

    D. Şener Yıldırım

    Zafer Diye Bir Şey Yok, Yalnızca Mezarlıklar Var

    20 Haziran 2025, 14:37

    Ceren Çilli

    Ceren Çilli

    “Bir Duvara Yaslandım ve Ağladım”

    8 Nisan 2025, 23:28

    Deniz Özel

    Deniz Özel

    Barikatların Ardında Üç Ses: Michel, Clément ve Courbet

    7 Nisan 2025, 00:13

    Haşmet Demirel

    Haşmet Demirel

    Neo-Liberal Taşların Döşediği Faşist Ruh

    27 Mart 2025, 17:57

    • Facebook
    • Twitter (X)

    Analiz ve Yorum

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    Barcelona 1936: Bir Şehir Nasıl Anarşistleşti?

    7 Nisan 2025, 21:48

    Kamu Vicdanına Çağrı: Boykot!

    1 Nisan 2025, 20:13

    Direniş Karnavalları: Geziden Üniversite İsyanlarına Anti Otoriter Sol

    1 Nisan 2025, 19:15
    Aykırı
    Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest YouTube
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Uygulama Fikir Meclisi tarafından geliştirilmiştir

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.