Menüyü Kapat
AykırıAykırı
    Çok Okunanlar

    Bir Gülüş Gitti, Bir Direniş Kaldı Ardında

    3 Mayıs 2025, 21:49

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    1 Mayıs 2025: Cop, Gaz, Ters Kelepçe!

    1 Mayıs 2025, 18:45

    1 Mayıs: Bu Topraklarda Emek, Direniş ve Unutulan Umut

    1 Mayıs 2025, 12:04

    Tebeşirle Yazılmış Bir Başkaldırı

    14 Nisan 2025, 22:38
    Facebook X (Twitter) Instagram
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Facebook X (Twitter) Instagram
    AykırıAykırı
    • Gündem
    • Toplum
    • Kadın
    • Ekoloji
    • Analiz
    • Söyleşi
    • Yazılar
    • Seçmeler
    • Kitap
    AykırıAykırı
    Anasayfa » Blockchain ve Anarşizm: Merkeziyetçi Düzenin Çöküşüne Giden Yol
    Güncellendi:4 Aralık 2024, 23:38

    Blockchain ve Anarşizm: Merkeziyetçi Düzenin Çöküşüne Giden Yol

    Doruk ManisalıDoruk Manisalı25 Kasım 2024, 17:05
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
    Paylaş
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Merkezi otoriteye dayalı düzenlerin insanlığı baskı altına aldığı bir dünyada, blockchain teknolojisi yeni bir özgürlük alanı açma potansiyeline sahiptir. Devletlerin, şirketlerin ve diğer merkezi yapıların üzerimizdeki kontrolünü meşrulaştırdığı bir çağda, blockchain, bireylerin kendi ekonomik ve sosyal ilişkilerini doğrudan yönetebileceği bir araç sunar. Tapscott kardeşlerin Blockchain Devrimi kitabında tartıştığı bu teknoloji, anarşist bir perspektifle değerlendirildiğinde, otoritenin köklerini kazıyarak özgürlükçü bir toplumun temellerini atabilir.

    Blockchain’in Temel İlkeleri ve Merkeziyetçiliğe Meydan Okuma

    Blockchain teknolojisi, merkezi otoritelere bağımlı yapıları sorgulamak ve onları işlevsiz hale getirmek için güçlü bir teorik ve pratik zemin sunar. Bu ilkeler, özellikle anarşist bir toplumun inşasında kullanılabilecek araçlar olarak öne çıkmaktadır. Blockchain’in temel özellikleri, hiyerarşinin olmadığı bir düzeni mümkün kılabilecek teorik dayanaklarla birleşmektedir.

    Güvensizlik Üzerine Kurulan Güven

    Geleneksel merkezi sistemlerde güven, devletler, bankalar veya büyük şirketler gibi otoriteler aracılığıyla sağlanır. Bu otoriteler, bireyler arasında bir aracı olarak hareket eder ve genellikle bu güçlerini bireyler üzerinde baskı kurmak, ekonomik manipülasyon yapmak veya siyasi kontrol sağlamak için kullanır. Blockchain, güveni bu aracılardan alarak bireylerin doğrudan etkileşim kurabileceği bir mekanizma haline getirir.

    • Kriptografi ve Konsensüs Mekanizmaları: Blockchain’in kriptografik altyapısı ve mutabakat protokolleri (örneğin, proof-of-work veya proof-of-stake), bireylerin birbirine güvenmeden bile güvenilir bir sistemde işlem yapabilmesini sağlar. Bu, anarşist toplumların “devlete ihtiyaç olmadan toplumsal düzen nasıl sağlanır?” sorusuna teknolojik bir yanıt sunar.
    • Hiyerarşi Karşıtlığı: Güvensizliğin doğal olduğu bir dünyada, blockchain teknolojisi hiyerarşik yapılara duyulan ihtiyacı ortadan kaldırır. Bireyler, bir otoriteye tabi olmadan kendi ilişkilerini düzenleyebilir ve bu ilişkilerin adil bir şekilde kaydedileceğinden emin olabilir.

    Bu durum, toplumsal yapının merkezsiz bir şekilde örgütlenmesi ve bireylerin özgürlüğünün garanti altına alınması anlamına gelir. Güven ilişkisinin bir otoriteden değil, bireylerin doğrudan iş birliğinden doğması, yatay örgütlenmenin dijital dünyadaki yansımasıdır.

    Değiştirilemezlik ve Şeffaflık

    Merkezi sistemlerin en büyük sorunlarından biri, verilerin ve kararların manipülasyona açık olmasıdır. Devletler, vergi politikaları veya seçim sonuçları gibi kritik bilgileri çarpıtabilir; şirketler ise mali tabloları manipüle ederek kazançlarını artırabilir. Blockchain, bu tür manipülasyonları engelleyen bir yapı sunar:

    • Değiştirilemezlik: Blockchain’de bir işlem veya kayıt, sisteme eklendikten sonra değiştirilemez. Bu, tarihin ve bilginin çarpıtılmasını önler. Anarşist bir toplumda bu özellik, güç sahiplerinin geçmişi kendi çıkarları doğrultusunda yeniden yazma yeteneğini ellerinden alır. Örneğin, bir topluluğun aldığı bir karar blockchain’e kaydedildiğinde, bu kararın değiştirilememesi, doğrudan demokrasinin işlerliğini artırır.
    • Şeffaflık: Blockchain’de yapılan işlemler tüm katılımcılar tarafından görülebilir. Bu özellik, anarşist bir toplumun gerekliliklerinden biri olan tam açıklık ilkesine hizmet eder. Kapitalist sistemlerde şirketlerin kâr odaklı gizliliği yerine, blockchain, kolektif kararların şeffaf ve izlenebilir olmasını sağlar.

    Tıpkı doğrudan demokrasiyle karar alma süreçlerinin herkesin katılımına açık olduğu gibi, blockchain de herkesin erişebileceği bir bilgi ve kayıt ağı sunar. Bu, bireylerin güce karşı hesap sorabilirliğini artırır ve baskı mekanizmalarının işlemesini zorlaştırır.

    Dağıtıklık ve Güç Paylaşımı

    Blockchain’in en devrimci özelliklerinden biri, dağıtık yapısıdır. Bu teknoloji, bir veritabanının veya işlem defterinin tek bir merkezde değil, bir ağ üzerindeki tüm düğümlerde saklanmasını sağlar. Bu durum, gücün tek bir merkezde toplanmasını imkânsız hale getirir.

    • Güç Tekeline Karşı Direnç: Merkezi otoriteler, gücün bir yerde toplanması nedeniyle kırılgan ve manipülasyona açıktır. Dağıtık bir sistemde ise her birey aynı derecede önem taşır ve sistemin işleyişine katkıda bulunur. Bu, anarşist bir toplulukta bireylerin eşit rol oynadığı bir düzenle uyumludur.
    • Yatay Örgütlenme: Blockchain’in dağıtık yapısı, gücün çevreye yayılmasını ve merkezi otoritenin işlevsiz hale gelmesini sağlar. Anarşist toplulukların hedeflediği yatay örgütlenme modeli, blockchain’in işleyişinde doğal bir şekilde hayata geçer. Örneğin, bir enerji kooperatifinde blockchain kullanılarak bireyler enerji üretimi ve tüketimi hakkında eşit söz sahibi olabilir.

    Dağıtıklık, yalnızca teknik bir özellik değil, aynı zamanda toplumsal bir dönüşümün aracıdır. Blockchain, merkezi otoritelerin gücünü dağıtarak bireylerin daha fazla özerklik kazanmasını sağlar. Bu durum, anarşizmin hedeflediği bireylerin ve toplulukların özgür iradelerine dayalı bir düzenin inşasına hizmet eder.

    Blockchain ve Anarşist Teorinin Buluşma Noktaları

    Peter Kropotkin’in karşılıklı yardımlaşma ilkesi, blockchain’in ekonomik ve sosyal alanlarda uygulanmasıyla yeniden hayat bulabilir. Örneğin, merkezi bir bankanın veya devletin müdahalesi olmadan bireyler arasında ekonomik iş birliği mümkün hale gelir. Bu, anarşizmin birey ve topluluk özgürlüğünü esas alan anlayışıyla doğrudan uyumludur.

    Blockchain’in Uygulama Alanları: Anarşist Bir Perspektif

    Anarşist teori, hiyerarşik yapılara ve merkezi otoriteye karşı çıkarak, bireylerin ve toplulukların özgürlük, eşitlik ve dayanışma temelinde örgütlenmesini savunur. Blockchain teknolojisi, bu ilkeleri pratikte hayata geçirebilecek araçlar sunarak, farklı alanlarda merkeziyetçi sistemlere meydan okuyabilir.

    1. Para ve Ekonomi: Kripto Para ve Merkeziyetsiz Finans (DeFi)

    Kapitalist sistemde para, bireylerin ekonomik özgürlüğünü kısıtlayan ve devletin denetim aracı olarak kullanılan bir mekanizmadır. Ulusal para birimleri, devletin veya merkez bankalarının kontrolündedir ve bu yapı, bireylerin parasal işlemleri üzerinde tam bir hakimiyet kurulmasını sağlar. Blockchain tabanlı kripto para birimleri ise bu durumu kökten değiştirebilecek bir çözüm sunar:

    • Ekonomik Özgürlük ve Bitcoin: Bitcoin gibi merkeziyetsiz kripto paralar, bireylerin finansal işlemlerini herhangi bir aracıya ihtiyaç duymadan gerçekleştirmesine olanak tanır. Geleneksel bankacılık sisteminin aksine, bireyler kendi paralarının tam kontrolüne sahip olur ve bu durum, anarşist ekonominin hedeflediği bağımsız ve özgür ekonomik yapının bir prototipidir.
    • Merkezi Denetime Direnç: Devletlerin para politikaları üzerinden enflasyon yaratması, halkın birikimlerini değersizleştirir. Kripto paralar, sabit bir arz (örneğin Bitcoin’in 21 milyon sınırı) sunarak, devletlerin manipülatif para politikalarına karşı bir direnç noktası oluşturur.
    • Merkeziyetsiz Finans (DeFi) ve Dayanışma Ekonomisi: DeFi protokolleri, bireylerin ve toplulukların kendi finansal sistemlerini kurmasını sağlar. Geleneksel bankacılık sisteminin dışında çalışan DeFi uygulamaları, kooperatif bankacılık ve dayanışma fonları için bir zemin hazırlar. Örneğin, yerel topluluklar, blockchain üzerinden kolektif fonlama yaparak bağımsız projeler geliştirebilir. Bu durum, anarşist dayanışma ekonomisi anlayışını güçlendirir.

    2. Toplum ve Yönetim: Doğrudan Demokrasi ve Blockchain Tabanlı Oylama

    Merkezi yönetim sistemleri, halkın iradesini manipüle eden ve bireylerin siyasi karar alma süreçlerinden dışlanmasına neden olan bir yapıya sahiptir. Anarşist toplumlar ise doğrudan demokrasiye dayalı bir yönetim modeli öngörür. Blockchain, bu modelin uygulanmasını kolaylaştırabilir:

    • Şeffaf ve Güvenli Oylama: Blockchain tabanlı oylama sistemleri, seçim süreçlerinde hile ve manipülasyonu imkansız hale getirir. Oylama işlemleri şeffaf bir şekilde kaydedilir ve her birey, oyunun doğru bir şekilde sayıldığından emin olabilir. Bu durum, merkezi otoritelerin seçim sonuçlarını kendi lehine çarpıtma pratiğine karşı bir güvence oluşturur.
    • Katılımcı Yönetim: Topluluklar, blockchain üzerinden karar alma süreçlerini organize edebilir. Örneğin, bir mahalledeki kaynakların dağıtımı veya yerel bir projenin uygulanması için blockchain tabanlı bir oylama mekanizması kurulabilir. Bu, merkezi bir lider veya yöneticiye ihtiyaç duyulmadan, bireylerin eşit söz hakkına sahip olduğu yatay bir yönetim modelini mümkün kılar.
    • Temsilin Ortadan Kaldırılması: Temsili demokrasi yerine, herkesin doğrudan katılımıyla kararların alınmasını sağlayan bu sistem, anarşist toplumların merkezi olmayan yönetim hedefiyle örtüşür.

    3. Mülkiyet ve Adalet: Yerel Enerji Ağları ve Paylaşım Ekonomisi

    Kapitalist sistemin temel taşlarından biri, mülkiyetin ve kaynakların az sayıda kişi veya kurumun elinde toplanmasıdır. Anarşist teori, kaynakların topluluklar arasında adil bir şekilde paylaşılmasını ve kolektif bir mülkiyet anlayışını savunur. Blockchain, bu anlayışı destekleyecek çözümler sunar:

    Blockchain’in Tehlikeleri: Anarşist Bir Eleştiri

    Blockchain, özgürlükçü potansiyeliyle merkeziyetçi yapılara meydan okusa da, kapitalist sistem ve devlet mekanizmaları tarafından hızla benimsenmesi bu teknolojiyi çelişkili bir noktaya taşımaktadır. Anarşist bir eleştiri, bu teknolojinin potansiyel risklerini analiz ederek, özgürleştirici yönlerinin nasıl korunabileceğini sorgular.

    1. Kapitalist Sistemin Emrine Giriş

    Kapitalist sistem, herhangi bir yeniliği hızla kendi çıkarlarına hizmet eden bir araca dönüştürme kapasitesine sahiptir. Blockchain teknolojisi de bundan muaf değildir:

    • Kurumsal Blockchain ve Tekelleşme: Amazon, Google ve Facebook gibi büyük teknoloji şirketleri, blockchain teknolojisini kendi çıkarları doğrultusunda kullanarak, daha güçlü dijital tekeller inşa etmektedir. Örneğin, Amazon’un tedarik zinciri yönetiminde blockchain kullanımı, sistemi şeffaflaştırmak yerine, küçük işletmelerin tamamen dışlanmasına yol açabilir. Bu durum, anarşist bir ekonomide hedeflenen çeşitlilik ve dayanışma anlayışına ters düşer.
    • Kripto Paraların Finansal Manipülasyonu: Bitcoin ve Ethereum gibi kripto para birimleri başlangıçta merkeziyetsiz bir finansal sistem vaat etse de, günümüzde büyük yatırım fonları ve finansal kuruluşlar tarafından manipüle edilmektedir. Bu, anarşist ekonominin temel hedefi olan bireylerin finansal özgürlüğünü tehlikeye atar.

    2. Dijital Eşitsizlik ve Teknolojik Ayrım

    Blockchain teknolojisinin etkili bir şekilde kullanılması için güçlü bir dijital altyapı ve teknik bilgi gereklidir. Ancak bu, dünya genelinde eşit olmayan bir şekilde dağılmıştır:

    • Teknolojiye Erişimde Eşitsizlik: Gelişmiş ülkelerde blockchain teknolojisine erişim kolayken, az gelişmiş ülkelerde veya kırsal alanlarda bu teknolojiye ulaşmak neredeyse imkansızdır. Bu durum, küresel ölçekte yeni bir dijital sınıf ayrımına yol açabilir. Teknolojiye erişimi olmayan bireyler ve topluluklar, hem ekonomik hem de sosyal süreçlerden dışlanabilir.
    • Eğitim ve Dijital Okuryazarlık: Blockchain teknolojisinin kullanımını ve potansiyelini anlamak, teknik bilgi gerektirir. Ancak bu bilgiye sahip olmayan bireyler, teknolojinin getirdiği fırsatlara erişemez ve bu da toplum içindeki eşitsizlikleri derinleştirir. Anarşist bir toplumda eşitlik ilkesinin korunması için bu uçurumun kapatılması zorunludur.

    3. Güvenlik ve Gözetim Tehlikesi

    Blockchain, şeffaflık sağlama iddiasıyla bireyler arasında güven ilişkisi oluşturmayı vaat ederken, bu şeffaflık yanlış ellerde gözetim aracına dönüşebilir:

    • Devletlerin Gözetim Araçları: Merkeziyetsiz yapılar bile devletlerin veya şirketlerin denetim araçları haline gelebilir. Örneğin, Çin hükümetinin geliştirdiği dijital yuan sistemi, blockchain teknolojisini kullanarak vatandaşların finansal faaliyetlerini izleme kapasitesine sahiptir. Bu, özgürlükçü hedeflerin tam tersi bir sonuç doğurur.
    • Mahremiyetin Kaybı: Blockchain’in değiştirilemez ve şeffaf yapısı, bireylerin mahremiyetine zarar verebilir. Örneğin, zincir üzerinde yapılan işlemlerin tüm detayları kamuya açık olduğunda, bu bilgiler kötü niyetli aktörler tarafından kullanılabilir. Bu, bireylerin özgürlük ve güvenlik duygusunu tehdit eder.

    4. Merkeziyetsizlik Miti ve Merkezi Güçlerin Güçlenmesi

    Blockchain’in “merkeziyetsizlik” ilkesi, teoride hiyerarşik yapıların ortadan kalkmasını vaat ederken, pratikte yeni merkezileşme biçimlerini doğurabilir:

    • Madencilik Tekelleri: Kripto para madenciliği gibi süreçler, yüksek donanım ve enerji maliyetleri nedeniyle bireylerden ziyade büyük şirketlerin kontrolüne geçmiştir. Bitcoin madenciliğinde, büyük madencilik havuzlarının (mining pools) ağırlığı, sistemi yeniden merkezi bir yapıya dönüştürmektedir.
    • Teknik Gücün Tekelleşmesi: Blockchain ağlarının geliştirilmesi ve yönetimi, teknik uzmanlığa bağlıdır. Bu uzmanlık, yazılım geliştiren küçük bir grup tarafından kontrol edildiğinde, sistemin “merkeziyetsizlik” iddiası anlamını yitirir.

    Blockchain ve Toplumsal Dönüşüm

    Blockchain, mevcut merkeziyetçi yapıları sarsarak bireylerin ve toplulukların daha özgür, eşitlikçi ve dayanışmacı bir düzen kurmasına olanak tanıyabilecek güçlü bir araçtır. Ancak bu potansiyel, teknolojinin kendiliğinden özgürleştirici olduğu yanılgısına düşmeden, bilinçli ve örgütlü bir şekilde kullanılmasını gerektirir. Anarşist bir bakış açısıyla blockchain, bireylerin hiyerarşik yapılara ihtiyaç duymadan toplumsal ilişkilerini yeniden inşa edebileceği bir altyapı sunabilir.

    1. Yerel Blockchain Ağları: Toplumsal Özerkliğin İnşası

    Blockchain’in yerel düzeyde uygulanması, toplulukların merkezi otoritelerden bağımsız şekilde kendi ağlarını kurmasını mümkün kılar.

    • Ekonomik Özerklik: Yerel topluluklar, blockchain teknolojisiyle kendi dijital para birimlerini oluşturabilir. Bu para birimleri, yerel ticaretin teşvik edilmesi ve ekonomik bağımsızlığın artırılması için kullanılabilir. Örneğin, bir mahallede üretilen ürünler ve hizmetler, blockchain üzerinden oluşturulan bir topluluk para birimi ile takas edilebilir.
    • Dayanışma Ağları: Blockchain tabanlı yerel ağlar, bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak için dayanışma ekonomisini destekleyebilir. Örneğin, bir mahalle sakinleri arasında enerji, su veya gıda paylaşımı blockchain tabanlı akıllı sözleşmeler aracılığıyla organize edilebilir.
    • Merkezi Denetimin Kaldırılması: Yerel blockchain ağları, devlet veya büyük şirketlerin müdahalesine açık olmayan, topluluk tarafından kontrol edilen bir altyapı sunar.

    2. Kooperatif Modelleri: Demokratik İşleyişin Güçlendirilmesi

    Blockchain, işçi kooperatifleri ve diğer dayanışmacı ekonomik modeller için demokratik karar alma süreçlerini destekleyebilir.

    • Şeffaf Karar Alma: Kooperatif üyeleri, blockchain tabanlı bir oylama sistemiyle tüm karar süreçlerine eşit bir şekilde katılabilir. Bu, hiyerarşik yönetim yapılarının ortadan kaldırılmasını sağlar.
    • Gelir Dağılımının Adil Yönetimi: Blockchain, gelir ve kaynakların nasıl dağıtıldığını izlenebilir hale getirerek kooperatif içindeki şeffaflığı artırabilir. Böylece, üyeler arasında güven tesis edilir.
    • Ortak Projeler ve Fonlama: Kooperatifler, blockchain tabanlı kitle fonlama sistemlerini kullanarak projeleri finanse edebilir. Bu, dış finansman kaynaklarına olan bağımlılığı azaltır ve yerel toplulukların kendi kaynaklarını oluşturmasına olanak tanır.

    3. Merkeziyetsiz Eğitim ve Sağlık: Temel Hizmetlerde Özgürlük

    Blockchain, temel hizmetlerin merkezi otoritelerden bağımsız olarak organize edilmesini sağlayabilir. Eğitim ve sağlık gibi alanlarda bu teknoloji, toplumsal dönüşüm için kritik bir araç olabilir:

    • Eğitim:
      • Bilgiye Erişim: Blockchain tabanlı eğitim platformları, öğretim materyallerini merkezi bir kurumun kontrolü olmadan paylaşılabilir hale getirebilir. Bu, bilginin ticarileştirilmesini engeller ve eğitimde eşitliği destekler.
      • Sertifikasyon ve Şeffaflık: Blockchain, eğitim sertifikalarının güvenilir ve değiştirilemez şekilde saklanmasını sağlayarak, bireylerin resmi otoritelere bağımlı olmadan yetkinliklerini kanıtlamasına olanak tanır.
    • Sağlık:
      • Bireysel Sağlık Kayıtları: Blockchain, bireylerin sağlık kayıtlarını kendi kontrollerinde tutmalarını sağlar. Böylece, devlet veya şirketlerin bireylerin sağlık bilgilerini kötüye kullanmasının önüne geçilebilir.
      • Toplum Sağlık Ağları: Yerel topluluklar, blockchain üzerinden organize edilen sağlık ağlarıyla kendi doktorlarını ve sağlık hizmetlerini organize edebilir. Bu, kapitalist sağlık sisteminin kâr odaklı yapısına alternatif bir çözüm sunar.

    Blockchain Teknolojisinin Anarşist Uygulamaları İçin Öneriler

    Blockchain’in anarşist ilkeler doğrultusunda toplumsal dönüşümü desteklemesi için şu adımlar önemlidir:

    1. Yerel Örgütlenmelerin Önceliklendirilmesi: Teknoloji, merkezi yapıların değil, yerel toplulukların ihtiyaçlarına uygun olarak tasarlanmalıdır.
    2. Eşitlikçi Teknolojik Erişim: Teknolojiye erişimi olmayan birey ve topluluklara blockchain altyapısı sağlanmalı, eğitim programlarıyla bu teknolojinin kullanımına yönelik bilgi yaygınlaştırılmalıdır.
    3. Gizlilik ve Mahremiyetin Korunması: Blockchain projeleri, bireylerin mahremiyetini gözeten bir yapı üzerine inşa edilmelidir. Örneğin, anonimlik sağlayan çözümler geliştirilmelidir.
    4. Kapitalist Sistemin Dışında Kalmayı Amaçlayan Modeller: Blockchain projeleri, büyük şirketlerin veya devletlerin müdahale edemeyeceği şekilde, yerel ve dayanışmacı bir temelde organize edilmelidir.

    Blockchain, doğru kullanıldığında, anarşist toplumların özgürlük ve eşitlik ilkeleri doğrultusunda köklü bir dönüşüm yaratabilecek bir araçtır. Ancak bu dönüşüm, yalnızca teknolojiyi eleştirel bir gözle değerlendirerek ve örgütlü bir şekilde hareket ederek mümkün olabilir.

    Blockchain, anarşist toplumların hayalini kurduğu merkeziyetsiz, özgür ve eşitlikçi bir yapının teknolojik altyapısını sunmaktadır. Ancak bu teknoloji, kapitalist sistemin kontrolüne bırakıldığında bir tahakküm aracı haline gelebilir. Bu nedenle blockchain, yalnızca özgürlükçü ilkeler doğrultusunda kullanıldığında anarşist bir devrimin parçası olabilir.

    Blockchain, bireyleri hiyerarşik yapılardan kurtarabilir ve onları doğrudan kendi topluluklarıyla ilişkilendirebilir. Ancak, bu potansiyelin gerçekleşmesi, anarşist hareketin teknolojiye eleştirel bir yaklaşımla sahip çıkmasına ve onu kapitalizmin pençesinden kurtarmasına bağlıdır.


    Kaynakça

    1. Tapscott, Don & Tapscott, Alex. Blockchain Devrimi: Teknoloji, İş ve Dünya Nasıl Değişiyor?
    2. Kropotkin, Peter. Karşılıklı Yardımlaşma: Evrim Mücadelesinde Bir Faktör.
    3. Graeber, David. Borç: İlk 5000 Yıl.
    4. Nakamoto, Satoshi. Bitcoin: A Peer-to-Peer Electronic Cash System.
    5. Mougayar, William. The Business Blockchain: Promise, Practice, and Application of the Next Internet Technology.
    6. Scott, James C. Devletsiz Halklar: Tahakkümün Sanatları.
    Paylaş. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
    Önceki YazıDesantralizasyon ve Özgür Toplumlar: Merkeziyetçi Yönetimden Yerel Örgütlenmeye Geçiş
    Sonraki Yazı Otoritenin Psikolojisi: Neden İtaat Ediyoruz?

    Bunlar da ilginizi çekebilir

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    Barcelona 1936: Bir Şehir Nasıl Anarşistleşti?

    7 Nisan 2025, 21:48

    Kamu Vicdanına Çağrı: Boykot!

    1 Nisan 2025, 20:13
    YAZARLAR
    D. Şener Yıldırım

    D. Şener Yıldırım

    Bir Gülüş Gitti, Bir Direniş Kaldı Ardında

    3 Mayıs 2025, 21:49

    Asiye Karahan

    Asiye Karahan

    Adaletin Maskesi Düştüğünde: Sacco ve Vanzetti’nin Sessiz Çığlığı

    9 Nisan 2025, 22:40

    Ceren Çilli

    Ceren Çilli

    “Bir Duvara Yaslandım ve Ağladım”

    8 Nisan 2025, 23:28

    Deniz Özel

    Deniz Özel

    Barikatların Ardında Üç Ses: Michel, Clément ve Courbet

    7 Nisan 2025, 00:13

    Haşmet Demirel

    Haşmet Demirel

    Neo-Liberal Taşların Döşediği Faşist Ruh

    27 Mart 2025, 17:57

    • Facebook
    • Twitter (X)

    Analiz ve Yorum

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    Barcelona 1936: Bir Şehir Nasıl Anarşistleşti?

    7 Nisan 2025, 21:48

    Kamu Vicdanına Çağrı: Boykot!

    1 Nisan 2025, 20:13

    Direniş Karnavalları: Geziden Üniversite İsyanlarına Anti Otoriter Sol

    1 Nisan 2025, 19:15
    Aykırı
    Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest YouTube
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Uygulama Fikir Meclisi tarafından geliştirilmiştir

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.