Menüyü Kapat
AykırıAykırı
    Çok Okunanlar

    Bir Gülüş Gitti, Bir Direniş Kaldı Ardında

    3 Mayıs 2025, 21:49

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    1 Mayıs 2025: Cop, Gaz, Ters Kelepçe!

    1 Mayıs 2025, 18:45

    1 Mayıs: Bu Topraklarda Emek, Direniş ve Unutulan Umut

    1 Mayıs 2025, 12:04

    Tebeşirle Yazılmış Bir Başkaldırı

    14 Nisan 2025, 22:38
    Facebook X (Twitter) Instagram
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Facebook X (Twitter) Instagram
    AykırıAykırı
    • Gündem
    • Toplum
    • Kadın
    • Ekoloji
    • Analiz
    • Söyleşi
    • Yazılar
    • Seçmeler
    • Kitap
    AykırıAykırı
    Anasayfa » Ekonomik Dengesizlik ve “Halka Yük, Zengine Servet” Düzeni
    Güncellendi:5 Kasım 2024, 11:47

    Ekonomik Dengesizlik ve “Halka Yük, Zengine Servet” Düzeni

    CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç: "Vatandaş bankaların kârını artırmaktan başka bir şey yapamıyor. Bu düzenin adı ‘Halka yük, zengine servet’tir".
    Ceren ÇilliCeren Çilli5 Kasım 2024, 11:41
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
    Paylaş
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Türkiye’nin ekonomik gündeminde ağırlaşan enflasyon, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve giderek derinleşen borç yükü dikkat çekici bir şekilde öne çıkıyor. CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç’in açıklamaları, bu ekonomik sıkıntıların halk üzerindeki yıkıcı etkisini gözler önüne seriyor. Genç’in ifadesiyle, “Bu düzenin adı ‘Halka yük, zengine servet’tir.”

    Enflasyon Verileri: Resmi ve Bağımsız Veriler Arasındaki Uçurum

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) verileri arasındaki fark, enflasyon konusunda bir bilgi karmaşasına neden oluyor. TÜİK verilerine göre, 2024 Eylül ayında enflasyon yüzde 2,97 oranında artarak yıllık yüzde 49,38’e ulaşmış, Ekim ayında ise yüzde 2,88 artışla yıllık yüzde 48,58’e gerilemiştir. Ancak ENAG’ın bağımsız olarak açıkladığı verilere göre, Eylül’de yüzde 5,34, Ekim’de ise yüzde 5,57 oranında artış gözlemlenmiş ve yıllık enflasyon yüzde 89,77’ye yükselmiştir. Bu rakamlar, halkın günlük yaşamında hissettiği enflasyonun resmi istatistiklerin çok ötesinde olduğunu gösteriyor.

    Genç’in açıkladığı gibi, TÜİK ile ENAG arasında belirgin bir uçurum mevcut ve bu fark, özellikle sabit gelirliler için hayat pahalılığını daha da ağırlaştırıyor. ENAG verilerinin gösterdiği yüzde 89,77’lik yıllık enflasyon, halkın alım gücünün ne kadar dramatik bir şekilde düştüğünü ortaya koyuyor. Türkiye’de çalışanlar, emekliler ve asgari ücretle geçinen milyonlar, sürekli artan yaşam maliyetleri karşısında zorluk yaşıyor ve maaşları enflasyon karşısında eriyor.

    KOBİ’ler ve Tarım Sektörü Borç Batağında

    Türkiye ekonomisinin bel kemiği olarak kabul edilen küçük ve orta boy işletmeler (KOBİ’ler) ile tarım sektörü, bankalara olan borç yükü altında eziliyor. Genç’in açıklamalarında belirttiği gibi, KOBİ’lerin toplam kredi borcu 4 trilyon lirayı, tarım sektörünün borçları ise 768 milyar lirayı aşmış durumda. Esnaf ve çiftçiler bu yük altında iflasın eşiğine sürüklenmişken, hükümetin soruna kalıcı çözümler üretmek yerine seyirci kaldığı görülüyor. Bu borç yükü, tarımsal üretimdeki maliyetleri artırarak gıda fiyatlarının yükselmesine neden oluyor, böylece enflasyonun da büyümesine katkı sağlıyor.

    Genç’in belirttiği gibi, KOBİ’lerin ve çiftçilerin borçlanmaya zorlanması, bir süre sonra ekonominin üretim ayağını çökertme tehlikesi taşıyor. Üreticiler bankalara olan borçlarını ödeyemedikçe, ekonomideki para hareketi tıkanıyor ve sonuç olarak daha fazla insan işsizlik riskiyle karşı karşıya kalıyor.

    Kredi Kartı ve Bireysel Kredi Borçlarındaki Artış

    Aşkın Genç’in aktardığı bilgilere göre, bireysel kredi ve kredi kartı borçları 3,6 trilyon lirayı bulmuş durumda. 2024 yılı başından Eylül ayına kadar bu borçlara ödenen faiz, yüzde 200’e yakın artışla 605,9 milyar liraya ulaşmış. Artan faiz yüküyle birlikte borçlar, daha büyük bir sorun haline gelmiş ve halk, yaşamak için dahi bankalara bağımlı hale getirilmiştir. Bu borçlanma düzeninde vatandaş, kendi yaşamını sürdürebilmek için her geçen gün daha fazla borçlanırken, bankaların kârları katlanarak artıyor.

    Kur Korumalı Mevduat (KKM) Politikası: Hazineye Yük, Zengine Güvence

    Hükümetin dövizdeki yükselişi durdurmak amacıyla başlattığı Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemi, Hazine’ye ağır bir yük bindirmiş durumda. Devlet, KKM politikası ile dövize endeksli bir gelir garantisi sunarak döviz yükseldiğinde aradaki farkı vatandaş yerine Hazine’den ödüyor. Aşkın Genç’e göre, bu uygulama bütçe üzerindeki yükü artırırken, TL’nin değer kaybını da durdurmuyor. Dahası, KKM politikası yalnızca büyük sermaye sahiplerini korurken, sabit gelirliler için herhangi bir koruma sağlamıyor.

    KKM gibi uygulamalar, sermaye sahiplerini güvence altına alırken, toplumun geri kalanını enflasyonun yıkıcı etkilerine karşı savunmasız bırakıyor. Doların yükselmesine karşı koyamayan, TL’nin değerini erimeden koruyamayan bu sistem, zengini daha zengin, fakiri ise daha fakir yapıyor.

    İcra Dosyaları ve Milyonerlerin Servet Artışı

    2024 yılı başından bu yana 7,7 milyon yeni icra dosyasının açıldığı Türkiye’de, borçlarını ödeyemeyen milyonlarca vatandaş icra kapılarında bekliyor. Bu, ekonomik olarak kırılgan kesimlerin daha da zorlandığını ve devletin bu durum karşısında yetersiz kaldığını gösteriyor. Aşkın Genç’in ifade ettiği gibi, Türkiye’de toplam mevduatın yüzde 76’sı milyonerlerin elinde toplanmış durumda. Bu veriler, gelir dağılımındaki adaletsizliğin boyutunu gözler önüne seriyor: Türkiye’de ekonomik sistem, alt ve orta sınıfı borç ve icra kıskacında tutarken, varlık sahibi kesimlere servet kazandırmaya devam ediyor.

    Genç’in ifade ettiği “Halka yük, zengine servet” düzeni, bir toplumsal adalet sorunu olarak görülmeli. Milyonlarca insan geçim mücadelesi verirken, bir kesimin servetini artırması, ekonomik dengesizliklerin yarattığı adaletsizliği pekiştiriyor. Bu adaletsizliğin derinleşmesi ise yalnızca ekonomik bir kriz değil, aynı zamanda toplumsal güven krizi anlamına da geliyor.

    “Halka Yük, Zengine Servet”

    Türkiye’de uygulanan ekonomi politikalarının halk üzerindeki yükü her geçen gün artarken, zenginler servetlerini katlıyor. Artan borçlar, yükselen enflasyon ve gelir dağılımındaki uçurumlar, adalet duygusunu zedeliyor ve toplumu daha fazla kutuplaştırıyor. İktidarın ekonomi politikalarının bu tabloyu değiştirmekten ziyade, zenginler lehine çalıştığı bir ortamda, toplumun geniş kesimlerinin mutsuzluğu büyüyor.

    Aşkın Genç ENAK Türkiye ekonomisi Türkiye İstatistik Kurumu
    Paylaş. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
    Önceki YazıSırbistan’da Bakan İstifa Ediyor, Türkiye’de Neden Yaprak Kımıldamıyor?
    Sonraki Yazı Bitlis’te Kürtçe Şarkı Sebebiyle Hapis Cezası

    Bunlar da ilginizi çekebilir

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    Barcelona 1936: Bir Şehir Nasıl Anarşistleşti?

    7 Nisan 2025, 21:48

    Kamu Vicdanına Çağrı: Boykot!

    1 Nisan 2025, 20:13
    YAZARLAR
    D. Şener Yıldırım

    D. Şener Yıldırım

    Bir Gülüş Gitti, Bir Direniş Kaldı Ardında

    3 Mayıs 2025, 21:49

    Asiye Karahan

    Asiye Karahan

    Adaletin Maskesi Düştüğünde: Sacco ve Vanzetti’nin Sessiz Çığlığı

    9 Nisan 2025, 22:40

    Ceren Çilli

    Ceren Çilli

    “Bir Duvara Yaslandım ve Ağladım”

    8 Nisan 2025, 23:28

    Deniz Özel

    Deniz Özel

    Barikatların Ardında Üç Ses: Michel, Clément ve Courbet

    7 Nisan 2025, 00:13

    Haşmet Demirel

    Haşmet Demirel

    Neo-Liberal Taşların Döşediği Faşist Ruh

    27 Mart 2025, 17:57

    • Facebook
    • Twitter (X)

    Analiz ve Yorum

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    Barcelona 1936: Bir Şehir Nasıl Anarşistleşti?

    7 Nisan 2025, 21:48

    Kamu Vicdanına Çağrı: Boykot!

    1 Nisan 2025, 20:13

    Direniş Karnavalları: Geziden Üniversite İsyanlarına Anti Otoriter Sol

    1 Nisan 2025, 19:15
    Aykırı
    Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest YouTube
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Uygulama Fikir Meclisi tarafından geliştirilmiştir

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.