Menüyü Kapat
AykırıAykırı
    Çok Okunanlar

    Bir Gülüş Gitti, Bir Direniş Kaldı Ardında

    3 Mayıs 2025, 21:49

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    1 Mayıs 2025: Cop, Gaz, Ters Kelepçe!

    1 Mayıs 2025, 18:45

    1 Mayıs: Bu Topraklarda Emek, Direniş ve Unutulan Umut

    1 Mayıs 2025, 12:04

    Tebeşirle Yazılmış Bir Başkaldırı

    14 Nisan 2025, 22:38
    Facebook X (Twitter) Instagram
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Facebook X (Twitter) Instagram
    AykırıAykırı
    • Gündem
    • Toplum
    • Kadın
    • Ekoloji
    • Analiz
    • Söyleşi
    • Yazılar
    • Seçmeler
    • Kitap
    AykırıAykırı
    Anasayfa » 12.500 TL İle Hayatta Kalmak: Emeklilere İhtiyaç Duyulan Zam Artık Zorunluluktur

    12.500 TL İle Hayatta Kalmak: Emeklilere İhtiyaç Duyulan Zam Artık Zorunluluktur

    Doruk ManisalıDoruk Manisalı13 Kasım 2024, 21:55
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp VKontakte Email
    Paylaş
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Türkiye’de milyonlarca emekli, yıllarca çalışarak bu ülkeye katkı sağladıktan sonra hak ettikleri emekli maaşıyla temel ihtiyaçlarını karşılayıp huzurlu bir yaşam sürmeyi hayal ediyor. Ancak 12.500 TL’lik emekli maaşı, Türkiye’deki yaşam şartları göz önünde bulundurulduğunda, birçok temel ihtiyacı dahi karşılamaktan uzak. Özellikle son yıllarda hızla yükselen enflasyon, fahiş kira bedelleri, gıda fiyatları ve sağlık giderleri göz önünde bulundurulduğunda, emeklilerin insanca bir yaşam sürdürebilmesi için ciddi bir maaş artışı yapılması artık kaçınılmaz.

    Emeklilerin Geçim Mücadelesi ve 12.500 TL’nin Yetersizliği

    Gelin, gerçek hayattan birkaç örnekle bu maaşla yaşamanın zorluğunu somutlaştıralım:

    • Konut ve Kira Giderleri: Büyük şehirlerde, özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi merkezlerde, ortalama bir daire kirası 12.000 TL’yi aşmış durumda. Pek çok emekli, kendi evine sahip değilse, maaşının neredeyse tamamını sadece barınmaya ayırmak zorunda kalıyor. Kirada yaşayan bir emeklinin yalnızca 12.500 TL’lik maaşla bu masrafı karşılayarak beslenme, ulaşım, sağlık ve diğer temel ihtiyaçlarını gidermesi neredeyse imkansız. Kendi evine sahip olanlar bile yüksek aidat ve bakım masraflarıyla mücadele ediyor.
    • Gıda Fiyatlarındaki Artışlar: 2023 yılında temel gıda maddelerindeki artış oranları %100’ün üzerinde. Yalnızca bir emeklinin aylık gıda masrafı bile neredeyse 8.000 TL’yi bulabiliyor. Et, süt, sebze ve meyve gibi sağlıklı gıdalara ulaşmak, bırakın lüks tüketimi, bir ihtiyaç bile olmaktan çıkmış durumda. Bu nedenle, birçok emekli daha ucuz ve genellikle sağlıksız gıdalar tüketmek zorunda kalıyor, bu da sağlık sorunlarına yol açarak masrafları daha da artırıyor.
    • Sağlık Giderleri: Yaş ilerledikçe sağlık giderlerinin arttığı bir gerçek. Kamu hastanelerinde ücretsiz hizmet almanın zorlukları, ilaç masrafları ve zaman zaman zorunlu hale gelen özel hastane ziyaretleri emeklilerin bütçesini sarsıyor. Özellikle, kronik rahatsızlığı olan emekliler için sağlık masrafları büyük bir yük.

    Enflasyon Karşısında Maaş Artışı Neden Yetersiz?

    3 Ocak 2025’te yapılacak enflasyon farkı düzenlemeleri, artan ihtiyaçlar ve yükselen fiyatlar karşısında oldukça yetersiz kalacaktır. SSK ve BAĞ-KUR emeklileri, yalnızca altı aylık enflasyon farkına göre zam alırken, birçok emekli bu artıştan yeterince faydalanamayacak. Şu an taban maaşı olan 12.500 TL’nin yetersizliği açıkken yapılacak %17’lik enflasyon farkı bile çoğu emekli için hayatında büyük bir değişiklik yaratamayacak.

    Düşünün ki 12.500 TL gibi bir maaşla hayat mücadelesi veren milyonlarca emekli, kışın ısınmak için yüksek doğalgaz faturaları, gıda ve sağlık ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale gelecek. Bu tablo, sosyal bir krizden başka bir şey değildir.

    Emekliler İçin Adil Bir Hayat ve Desteğin Gerekliliği

    Bu ülkede onca yıl çalışarak birikim yapmış, toplumun yapı taşı olmuş milyonlarca emekli, daha insanca bir yaşam sürmeyi hak ediyor. Bunun yolu ise emeklilere, enflasyon oranlarının çok daha üzerinde, ihtiyaçlarına uygun zam yapılmasıdır.

    Devletin bir sosyal güvenlik sorumluluğu olarak emekliler için daha güvenli ve saygın bir yaşam sunması bir tercih değil, bir zorunluluktur.

    Toplumun en temel birimlerinden olan emeklinin insanca yaşamı için tüm imkanların seferber edilmesi, eşit ve adil bir sistemin temel gerekliliğidir.

    Bu Durum Sadece Emeklileri Etkilemiyor

    Unutmamak gerek ki, emeklilerin düşük maaşlarla yaşama çabası yalnızca onların değil, tüm toplumun geleceğini tehdit ediyor. Çünkü yaşanabilir bir maaş, onların ekonomik özgürlüğünü sağlarken aynı zamanda toplumsal refahı da yükseltir. Yetersiz maaşla hayatta kalmaya çalışan emekliler yalnızca kendi sağlıklarını değil, aynı zamanda çevrelerinde sosyal desteğe ihtiyaç duyan ailelerini de etkiliyor.

    Özetle, bugün en düşük maaşla geçinmeye zorlanan emeklilere yapılan zamlar bir lütuf değil, bir hak iadesidir. Emeklilere 12.500 TL maaş vermek, sadece onların yaşamını zorlaştırmıyor; toplumsal refahın da önünde büyük bir engel oluşturuyor. Devletin sorumluluğu, emeklileri geçim sıkıntısı altında ezmek değil, onların yaşam kalitesini artırmak için gereken adımları atmaktır.

    Paylaş. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr WhatsApp Email
    Önceki YazıTürkiye Siyasetinin Çıkmazı: Yalancılar ve Paradokslar
    Sonraki Yazı Ankara’nın ardından İBB’ye de inceleme başlatıldı

    Bunlar da ilginizi çekebilir

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    Barcelona 1936: Bir Şehir Nasıl Anarşistleşti?

    7 Nisan 2025, 21:48

    Kamu Vicdanına Çağrı: Boykot!

    1 Nisan 2025, 20:13
    YAZARLAR
    D. Şener Yıldırım

    D. Şener Yıldırım

    Bir Gülüş Gitti, Bir Direniş Kaldı Ardında

    3 Mayıs 2025, 21:49

    Asiye Karahan

    Asiye Karahan

    Adaletin Maskesi Düştüğünde: Sacco ve Vanzetti’nin Sessiz Çığlığı

    9 Nisan 2025, 22:40

    Ceren Çilli

    Ceren Çilli

    “Bir Duvara Yaslandım ve Ağladım”

    8 Nisan 2025, 23:28

    Deniz Özel

    Deniz Özel

    Barikatların Ardında Üç Ses: Michel, Clément ve Courbet

    7 Nisan 2025, 00:13

    Haşmet Demirel

    Haşmet Demirel

    Neo-Liberal Taşların Döşediği Faşist Ruh

    27 Mart 2025, 17:57

    • Facebook
    • Twitter (X)

    Analiz ve Yorum

    Umut Maskesi Altında Sınıfsal Tasfiye

    3 Mayıs 2025, 13:29

    Barcelona 1936: Bir Şehir Nasıl Anarşistleşti?

    7 Nisan 2025, 21:48

    Kamu Vicdanına Çağrı: Boykot!

    1 Nisan 2025, 20:13

    Direniş Karnavalları: Geziden Üniversite İsyanlarına Anti Otoriter Sol

    1 Nisan 2025, 19:15
    Aykırı
    Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest YouTube
    • Aykırı
    • Yayın Politikası
    • Gizlilik Politikası
    • Bize Katılın
    • İletişim
    Uygulama Fikir Meclisi tarafından geliştirilmiştir

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.